Yeşil Amonyak ve Yeşil Metanol Üretimi İçin Kompakt Tesisler

Yeşil Amonyak ve Yeşil Metanol Üretimi İçin Kompakt Tesisler

Sonay Yatırım A.Ş.’nin iştiraki Hidroay, sürdürülebilir enerji çözümleri kapsamında yeşil amonyak ve yeşil metanol üretimine yönelik kompakt tesis teknolojileri geliştirmektedir.

Amonyak ve Metanolün Küresel Önemi

Amonyak, gübre başta olmak üzere kimya, tekstil ve ilaç sanayisinde geniş kullanım alanına sahip olup 2024’te 150 milyon ton üretim hacmine ve 224,1 milyar USD’lık pazar büyüklüğüne ulaşmıştır. Küresel talep artışıyla birlikte 2030 yılına kadar %5,9 YBBO ile büyümesi beklenmektedir. Benzer şekilde, 2024 yılı itibarıyla 20,4 milyar USD büyüklüğündeki metanol pazarı da %5,5 YBBO ile genişlemektedir.

Karbon Salımı ve Yeşil Alternatifler

Geleneksel amonyak ve metanol üretimi yüksek enerji tüketimi ve CO2 salımı nedeniyle çevresel baskı oluşturmaktadır. Amonyak üretimi dünya CO2 emisyonlarının %1,3’ünü, metanol üretimi ise kimya sektöründeki emisyonların %10’unu oluşturmaktadır.

Yeşil Üretim Süreci

Yeşil amonyak, yenilenebilir enerji kaynaklarıyla çalışan elektrolizörlerle üretilen yeşil hidrojenin, havadan ayrıştırılan saf nitrojenle Haber-Bosch prosesi kullanılarak sentezlenmesiyle elde edilir. Yeşil metanol ise yine yeşil hidrojenin, karbon yakalama teknolojisiyle elde edilen CO₂ ile reaksiyona sokulmasıyla üretilmektedir. Her iki süreç de karbon salımını minimize ederek çevre dostu alternatifler sunar.

Phoenix Elektrolizör Teknolojisi

Hidroay’ın geliştirdiği Konteyner Tipi Phoenix Elektrolizör, enerji verimliliği, saflık ve maliyet etkinliği açısından rakiplerinden ayrışmaktadır:

1. Düşük Enerji Tüketimi: Yalnızca 2,0 kWh/m³ hidrojen (alkali ve PEM sistemler >4,5 kWh/m³).
2. Yüksek Saflık: %99,99 saflıkta hidrojen üretimi.
3. Yüksek Verimlilik: Saatte 1.240 m³ hidrojen üretimi kapasitesi.
4. Maliyet Avantajı: Daha uygun yatırım maliyeti ve hızlı teslimat.

Pazar Potansiyeli

2024’te sırasıyla 1,6 milyar USD ve 1,9 milyar USD olan yeşil amonyak ve yeşil metanol pazarlarının 2030-2034 yıllarında sırasıyla 387,3 milyar USD (%73,5 YBBO) ve 11,2 milyar USD (%33,8 YBBO) seviyelerine ulaşması beklenmektedir.